18 Nisan 2017 Salı

Çin takvimi hakkında bilgimiz olsa da olmasa da daha hamile kalmadan önce isimler buluruz doğmamış yavrularımıza. “Kızım olursa Nisa, oğlum olursa Eymen koyacağım.” deriz mesela. Kimimizin gönlünde minik bir prenses yatar, kimimizde ise bir şehzade paşa.
Yani demek istediğim, etrafta tanıdık bir hamile varsa, akıllara ilk gelen ve merak edilen en önemli şey, bebeğin cinsiyetidir. Tüm zamanların en önemli meselelerinden biri olsa gerek ki, günümüz teknolojisi bile belli bir haftaya gelene kadar belirlenen cinsiyeti gösteremezken, insanlar daha anne hamile kalmadan kızı mı, oğlu mu olacağının derdine düşerek çeşitli yollar ve yöntemler geliştirmiş.
Anne adayının canı ekşi, tuzlu şeyler istiyorsa kızı, tatlı şeyler istiyorsa oğlu olacağından tutun da, kırmızı lahana ile, sarımsak ile, anahtar ile yapılan testlerin yanı sıra yüzük ve takvime kadar pek çok yöntem var eskilerden günümüze kadar gelen.
Çin takvimi de gerçekten doğruya yakın sonuçlar veriyor. Çin takvimi annenin hamile kaldığı yaşı ile yine hamile kaldığı ayı baz olarak tahmini bir sonuç veriyor. Yani etrafımda hamile olan ve doğum yapmış pek çok kişiye sorduğumda, gerçekten sonucun Çin takvimi ile aynı olduğunu ifade ediyorlar.
Çin takviminin tarihi çok eski, kaynaklara göre yaklaşık 700 yıl önce hazırlanan Çin takvimi doğmamış bebeğin cinsiyetini belirlemede diğer milletlerin de itibar ettiği bir yöntem. Öyle ki, günümüzde pek çok dilde otomatik hesaplayıcısını bile yapmışlar!